18 Nisan 2010 Pazar

Sonunda Deplasman Galibiyeti

Bazı şeylerin geç farkına vardı bizim futbolcular.O son 5 dakika yedek kulübesinde ayakta beklemeler falan.Sanırsın kupa finali.İş işten geçmeden keşke bu heyecan olsaydı.İş işten geçti derken bile içimde ufak bir umut var kabul ama çok zor.O yüzden o ihtimalin üzerinde pek durmak istemiyorum.

Maça çok istekli başladık.İzlerken Baros'un takıma nasıl bariz katkı yaptığını fark edebiliyorsunuz.Jo'dan sonra ilaç gibi geldi resmen.Gol geldikten sonra yine ufak bir sıkıntı başlamıştı takımda. Manisa'nın golü ofsayt diye verilmeyince ilk yarıda sorun çıkmadı.İkinci yarıda 2'yi bulduk rahatladık derken Topal kendi kalesine attı ve bu sene bize bir kere daha rahat maç izleme imkanı sunmadı.Son 15 dakika Manisa çok iyi top yaptı.Tıpkı bundan önceki 3-4 deplasmanda rakiplerin yaptığı gibi. Allah'tan bu sefer bir kaza çıkmadı ve 3 puanı aldık.

Arda'yla ilgili bir kaç şey yazmadan geçemeyeceğim.Aynı Hasan Şaş,Ümit Karan abilerinden öğrendiği gibi taraftara küsmüş kendisi.Surat beş karış.Taraftarın o maçta yuhalaması etmesi yanlış kabul ediyorum.Aynen bu maçta "Büyük Kaptan" diye bağırmaları gibi.Ama hiç bir futbolcuda öyle Galatasaray formasıyla sahadayken oraya onu izlemeye gelmiş taraftara surat yapıp sonrada dönüp tabi tabi diyemez.Hele hele kolunda o kaptanlık bandı varken hiç diyemez.Bu Arda olayına genel olarak baktığımızda suç tamamen yönetimin.Böyle genç yaşta bir futbolcuya sene başında kaptanlığı verip kaldıramayacağı bir sorumluluk yüklediler.Bu takım ne büyük kaptanlar gördü.Arda takımda kalabilsin diye büyük kaptan ilan edildi.Bülent Korkmaz gibiler ise zaten bu takımındı başka bir yere gitmedikleri için büyük kaptan oldular.Keşke Arda'da atıyorum bir 10 sene takımda kalsaydı da kendi kendine bu takımın büyük kaptanı olsaydı...


1 yorum:

siraç dedi ki...

selamlar, blogunuzu uzun suredir izliyorum bize de beleriz, simdiden tesekkr ederim... futbolexperi.blogspot.com