29 Temmuz 2012 Pazar

Havuzdan Çıkmak Bu Sefer de Namus Borcu Mu?

Yıllardır hep tehdit hep içi boş sözler, verilen sözlerden geri dönmeler...

İşine gelmeyince Kulüpler Birliğini bırakırım, takımı Kulüpler Birliğinden çekerim demeler...

Ezeli rakibine yenilince merdiven boşluklarına suç atıp  Mektebi Sultaniye'ye sallamalar...

3 sene üst üste şampiyon olacağız diye içi boş laflar atıp sonra tükürdüğünü yalamak zorunda kalmalar...

 Türk Futbol tarihinin en utanç verici olayında baş rolde olup hala hiç utanmadan, hiç yüzü kızarmadan alakasız alakasız yerlere lafı çekip konuşmalar...

Spor'da değişmesi diretilen maddeler gündemdeyken değişmesin istemiyoruz deyip ardından değiştirildiğinde hiç bir itiraz etmeyerek bu maddelerden nemalanmalar...

1 sene boyunca yediği haltı temizleme,daha doğrusu kendisiyle beraber başkalarını da bu işin içine çekmek için konuştum konuşacağım deyip hala tek bir cümleyi bir araya getirememeler...

İşine gelince AKP'ye sallayıp,işine gelmeyince de teşekkürler methiyeler vs.

Aynı adam(!) şimdi de havuzdan çıkarım deyip havuzdan aldığı payla geçimini sürdüren Anadolu kulüplerini ve Ligtv'yi tehdit ediyor üstü kapalı. Boş konuşuyorsun ve sana inanan sadece senin koyunların. Yıllardır alıştık senin bu tehditkar hareketlerine ve kirli ellerinle kendi futbolunu yönetmene. Şu BİR senedir insan olan belki ders alırdı yaşadıklarından ancak 7'sinde neysen 70'inde de o'sun sen. Ama artık çok komik oluyorsun ve hiç kimse ciddiye dahi almıyor seni. ÇEK O PİS,PARMAKLIK TUTAN ELLERİNİ ARTIK!!!

26 Temmuz 2012 Perşembe

ASRoma 2-1 Liverpool





Öncelikle maçın ilk yarısını izleyip ikinci yarısında uyuya kaldığım için kendimi tebrik ediyorum. 3 golüde görememiş oldum. Goller ikinci yarıda Bradley,Florenzi ve Adam'dan geldi.


İtiraf etmeliyim ki böyle bir oyun hiç beklemiyordum Roma'dan. Pas trafiğini inanılmaz hızlandırmışlar. Kimin nereye koşacağını önceden bilerek atılan paslar bunlar. Zaten şu an ki mevcut kadro kalitesiyle ancak bu şekilde bir takım oyunu oynayarak başarı gelir. Geçen sene de çoğunlukta kadro aynıydı ama biraz toplama takım hüviyeti vardı takımda. Bu sene bu maç biraz ümitlendirdi beni. Tabi ki sonuçta bir hazırlık maçı ancak moral motivasyon açısından da önemli böyle maçlar.


LIVERPOOL FC (4-3-3): Gulacsi (46' Jones), McLaughlin (46' Flanaghan), Skrtel, Carrager (46' Agger), Enrique, Spearing, Shelvey, Aquilani (46' Pacheco), Cole (46' Adam), Ecclestone (46' Morgan), Sterling (46' Suso).
AS ROMA (4-3-3): Lobont; Rosi, Burdisso, Castan (46' Romagnoli), Taddei (46' Heinze); Bradley, Tachtsidis (71' Verre), Pjanic (46' Florenzi); Lopez (46' Bojan), Osvaldo (71' Osvaldo), Totti (46' Lamela). Unused subs: : Svedkauskas, Josè Angel, Lucca.

Maçtan kareler burada.

21 Temmuz 2012 Cumartesi

Mario Kempes



Olası Eskişehir-Marsilya Maçına Romantik Bakış


Dün çekilen kuralar sonucunda Eskişehir St. Johnstone'u elediği taktirde Marsilya'nın rakibi olacak. Çekebileceği en zor takımı çekti Eskişehir maalesef. Ancak bu kurayı duyar duymaz benim aklıma Ersun Yanal geldi. Kendisini hiç sevmesem de yaptıklarını her zaman taktir etmişimdir(Hakan Şükür olayı hariç!).Biraz romantik bir bakış açısı kabul ediyorum ama Gençlerbirliği'yle başardıkları ve Eskişehir'in başarılı olmasını istemem içimde biraz ümit uyandırıyor bu tur için.

UEFA Kupasında 2003-2004 sezonunda ilk turda İngilizlerin Blackburn Rovers takımıyla eşleşmişti Gençlerbirliği. Kadrosunda Tugay,Yorke,Neill,Gresko,Emerton,Thompson gibi yıldızlar vardı Blackburn'un o sene.Gençlerbirliği evinde 3-1 yenmişti. Sıra deplasmandaydı. Futbolun melekleri biraz İngilizlerin yanında olsaydı belki de Türk Futbol tarihinin en utanç verici gecelerinden olabilirdi o gece. Ama öyle şeyler oldu ki sahada maç sonunda Gençlerbirliği'nin sürprizinden başka hiçbir şey konuşulmamıştı.

Hep olur zaten böyle sürprizler yapan takımlar. Sırada Portekiz'den Sporting Lizbon vardı. Herşeyin bir sonu vardı elbet. Ankarada biten 1-1'lik maçta bunun böyle olacağını gösteriyordu. Sonuç ne mi oldu? Gençlerbirliği 5 dakikada 3 gol attı Portekizde. 3-0!

3.tur. Rakip İtalyan Parma. O zamana kadar Galatasaray ve Fenerbahçe'nin toplamda 4 kere karşılaştığı ve hiç yenemedikleri Parma! Kadrosunda Alberto Gilardino,Sebastian Frey,Bresciano gibi yıldızları bulunduran Parma. İlk maçta deplasmanda alınan 1-0'lık galibiyet, ikinci maçta da Frey'in daha maçın başında atılıp takımını eksik bırakmasıyla elde edeilen 3-1'lik skor... Ersun Yanal ve öğrencileri destan yazıyordu başka birşey değildi bunun adı.

4.turda rakip yine daha önce hiç yenemediğimiz bir takımdı: Valencia. Bu sefer onlarda korkuyordu. Herkes nerede biteceğini bekliyordu ama bitmemişti. Gençlerbirliği ilk maçı 1-0 almıştı yine. Sırada çeyrek final vardı şimdi. Ben bile yıllar sonra bunu yazarken heyecanla yazdığıma göre, o futbolcularda Mestella'da bu yüzden turu bıraktılar.Bu yükü kaldıramadılar. Uzatmalara giden maçta rakibinden 1 kişi eksik Gençler daha fazla dayanamadı ve 2-0 mağlup oldu.

Peri masalı bitmişti.Ancak Türk Futbol literatürüne bir dönem Gençlerbirliği ne işler yapmıştı be diye bir cümle eklenmişti. Bir de Ersun Yanal diye genç bir teknik direktör. Şimdi o teknik direktör zirveyi de gördükten sonra yeniden bir Anadolu takımının başında ve UEFA kupasında. Yukarıda dediğim gibi ya ben çok romantiğim(yada içime Okay Karacan kaçtı), ya da...

Gençlerbirliği 2003-2004


Damir Botonjic
Deniz Barış
Filip Daems


Abdel Zaher el Saka

Erkan Özbey

Serkan Balcı



Ümit Bozkurt



Ali Tandoğan

Josip Skoko
Mustafa Özkan




Souleymane Youla


İki Senede Stancu


Biraz yaşlanmış mı ne? 


20 Temmuz 2012 Cuma

Roma'da Transfer Harekatı!

Transferde hızlı günler yaşanıyor Roma'da. Michael Bradley, Leandro Castan,Tachtsidis ve Dodo'yla sözleşme imzalandı. Destroda an meselesi. Çoğunuzun bunlar kim ki dediğini duyar gibiyim. Bradley ve Destro dışındakiler benim içinde kapalı kutu. Bir kaç araştırmayla aşağıda bilgilendirmeye çalışıyım yeni transferlerle ilgili.

Michael Bradley

24 yaşındaki Amerikalı futbolcu geçen sene Chievo'da 35 maça çıktı ve 1 gol kaydetti. Orta sahanın ortasında oynayan futbolcu muhtemelen yaşlanan Pizarro'nun yerine De Rossi'nin yanında düşünülüyor. Esas çıkışını 2008-2011 yılları arasında yani 20 yaşından itibaren Borrussia Mönchengladbach'ta yapan futbolcu 3 sezonda toplam 76 maçta forma giymişti.

Leandro Castan & Dodo



Leandro Castan 5 milyon Euro karşılığında Corinthians'tan transfer edildi. Juan'ı gönderip yerine Castan gibi bir kapalı kutu almak ne derece mantıklı bilmiyorum. Çok fazla da takip etmediğimden kendisini şimdiden fazla eleştirmek doğru da değil. Ancak Brezilya'da yılın savunmacısı ödülü alan oyuncuları da gördük biz ülkemizde.O açıdan en azından bir kaç maç izleyene kadar düşüncelerim pek olumlu değil bu transfer hakkında.

Yine Dodo'da Corinthians'ın serbest bıraktığı bir defans oyuncusu.Kadroya girebilmesi için daha kırk fırın ekmek yemesi gerekir muhtemelen.


19 Temmuz 2012 Perşembe

Galatasaray'ımızın Üçüncü Torba Şansı

Öncellikle bu verileri elde etmenin kolay bi' yolu var mıydı bilmiyorum ama ben uğraşıp kendimce bi' tablo oluşturdum Uefa'nın kulüpler sıralamasına göre. Galatasaray 38.310 puanla 60. sırada ve Galatasaray'ın üzerindeki 59 takımın Şampiyonlar Ligine gitme durumuna göre hazırladım tabloyu.  Hepimizin bildiği gibi Şampiyonlar Ligi 4 takımlık 8 gruptan oluşan statüyle oynanıyor ve takımlar son beş senedeki performanslarıyla topladığı puanlara göre torbalara dağıtılıyor. En başarılı 8 takım ilk torba, sonraki 8 ikinci, sonrakiler de üçüncü ve dördüncü torba diye ayırılıyor grup kuraları öncesi. Şimdi aşağıdaki tablolara bakarak ufak bi' analizle Galatasaray'ın şansını değerlendirelim. Çok fazla boş vakit ve sezon başlamasına bir ay daha var nasılsa böyle böyle dolduralım aralıkları.


 Tahmin edebileceğiniz üzere yanında yeşil nokta olan takımlar doğrudan, turuncular ön elemeyle katılan, kırmızılar ise katılamayanlar.

 Bu durumda ilk torba şu şekilde oluşuyor: Barcelona - Man.U. - Chelsea - Bayern Munih - Real Madrid - Arsenal - Porto - Milan .

İkinci torba ise: Valencia - Benfica - Shaktar - Zenit - Shalke - Man.C - Braga(ö) - Dinamo Kyiv(ö)

Üçüncü torba: Olympiacos - Ajax - Basel(ö) - Pana(ö) - Anderlecht(ö) - Juventus - Spartak Moskova(ö) - PSG

Dördüncü torba: Rangers(ö) - Fenerbahçe(ö) - Udinese(ö) - Lille(ö) - Galatasaray - Dortmund  ve ön elemeden gelecek iki takım daha. 


Biz sıralamada üstümüzde bulunup ön eleme oynayan bütün takımların kazanması durumunda dördüncü torba, beşinci sıradan-kaçıncı sıradan girildiğinin bi' önemi yok ama üzerimizde dört takım olacağını belirtmek için söylüyorum- kuraya gireceğiz. Ama üstümüzde ön eleme oynayacak 10 tane takım var bunlardan biri de Fenerbahçe. Henüz kuralar çekilmediği için kesin bi' şey söylemek imkansız şu anki durumda ama en azından Glasgow Rangers'ın battığını ve bütün as oyuncularını satmakla meşgul olduğunu hepimiz biliyoruz. Glasgow'un katılamayacağını varsayarsak dört takımın daha elenmesi gerek ön elemelerde üçüncü torbadan girebilmemiz için. Fenerbahçe için de aynı durum geçerli ama onlar iki takıma bakacak zaten bir tanesi de Glasgow Rangers olduğu için yukarıda yazdığım listede yanında (ö) bulunan takımlardan herhangi biri elendiği takdirde Fenerbahçe üçüncü torbadan katılacak.

Ön eleme kuraları yarın çekildiğinde daha somut olasılıklarla konuşabiliriz tabii ki. Kuralar'ı da yarından sonra zaman bulursam editleyip başlığa yazarım.

Edit 1: Tottenham Chealsea Ş.Ligini kazandı diye katılmıyormuş orada bi yanlışlık yapmışım kusura bakmayın. Playoff ilk maçlarının ardından Braga-Udinese, S.Moskova-Fenerbahçe ikililerinden biri kesin elenecek ve elenmesi gereken iki takım daha kalıyor üçüncü torba için. Onlar için de en olası takımlar ilk maçlarını kaybeden Basel, Pana, Anderlecht ve Lille.

18 Temmuz 2012 Çarşamba

Galatasaray 2012-2013 Formaları

Formalar genel anlamda güzel olmuş bence. Belki beyaz forma daha iyi olabilirmiş ama olsun. Fiyatlar 119 tl. 2 ay önce 100 liraya aldığım sarı formada 60 liraya düşmüş ayrıca. Listemde ilk sırada kırmızı var bu sene.



ASRoma- Rapid Wien ve Terrence Boyd!


Roma dün oynanan hazırlık maçında Rapid Wien'i 2-1 yendi. Goller Pjanic,Pizarro ve Terrence Boyd'dan geldi. Kurt Pizarro'yu yeniden Roma formasıyla görmek çok güzel. Ama dün maçta daha da güzeli Terrence Boyd'un 2 rövaşatası. Ağızları açık bırakan cinsten. Daha önceden duymadığım yada duyduysam da hiç dikkatimi çekmeyen bir oyuncuydu Boyd. Dünden sonra kıskacıma aldım.Henüz 21 yaşında Amerikalı futbolcu. Borissia Dortmund II'den geldi Rapid Wien'e. Orada da 32 maçta 20 gol atmış.

video

17 Temmuz 2012 Salı

15 Temmuz 2012 Pazar

Burak ve Amrabat Transferi Üzerine


Herhalde Reyes ve Forlan transferlerinin gerçekleşmemiş olması sebebiyle galatasaray.org'da en son imzaların atıldığına dair haberi görene kadar sevinemiyorum Burak ve Amrabat transferlerine. Bu ufak tereddütümle beraber geldiklerini kabul ederek başlıyorum yazıma.

Burak geçen seneden beri gelmesini en fazla istediğim futbolculardan biriydi. Burak'ın gelmesini istememde tabi ki onun inanılmaz çıkışı ilk sırada yer alıyor. Ancak bir diğer önemli sebepte Selçuk'un takımda olması. Burak'ın kendinden çok Selçuk ve Burak ikilisine güveniyorum aslında. Bu ikiliyle oyun içindeki hücum varyasyonları bir hayli artacak Galatasaray'ın. En olmadık bir anda defansın arkasına atılan ve bu topa koşu yapan Burak Yılmaz'ı fazlasıyla görebiliriz bu sezon.

Ünal Aysal'ın bahsettiği çilek Burak mıydı bilinmez ama şu saatten sonra o çileği başka mevkilerde kullanabiliriz bence. Zira şu an 5 forvet oldu takımda. Necati,Baros,Umut,Elmander ve Burak. Benim tercihim bu konuda sol bekten yana. Hakan Balta geçen sezon belkide kariyerinin en iyi sezonun geçirdi ancak bu sene Şampiyonlar Ligi kalitesine çıkabilir mi aklımda soru işaretleri var. Zaten orta saha ve forvete belirli oranlarda takviyeler yapıldı. Aynı seviyede defansa da yapılacak bir transferle takımın genel kalitesi Avrupa düzeyine ulaşacaktır diye düşünüyorum.


Amrabat'a gelecek olursak transferi tam bir yılan hikayesine dönmüştü. Keita'dan sonra tribünleri coşturacak bir diğer isim olacak bence. O bencil tarafını da Fatih Terim'le birlikte takımı yararına kullanabilir. Galatasaray'da da Kayseri'de oynadığı şahsi oyunu oynarsa muhtemelen kendini kulübede bulur. Ama bu transferin gerçekleşmesinde kendisininde ne kadar istekli olduğunu gördüğümüzden bu özelliğini biraz bastıracağını ve takım oyunu adına iyi şeyler yapabileceğini düşünüyorum Amrabat'ın.

14 Temmuz 2012 Cumartesi

Borini Liverpool'da


Açıkçası Roma'da saçma sapan işler oluyor şu sıralar. Belki biraz sert oldu ama durum bu. Ne yaptığını kimse bilmiyormuş gibi. Borini neden alındı? Madem alındı neden satılıyor? Eğer para içinse Borini'nin yerine alınması planlanan Destro'ya ondan ne kadar az para verilecek? Hala Taddeiler Perrottalar takımdayken 21 yaşında gelecek vadeden ve İtalya milli takımına da seçilen Borini'yi göndermek neden? Son 6-7 senede Roma'dan ayrılanlardan bir kadro oluştursak çok rahat şampiyonluğa oynar şu ligde!!!

13 Temmuz 2012 Cuma

Hamit Altintop Galatasaray'da!



Hamit Altintop dün itibariyle resmen Galatasaray'da. Oncelikle insallah takimimiza hayirli ugurlu olur.


Hamit transferini Galatasaray acisindan birkac farkli sekilde degerlendirebilmek mumkun. Ilk olarak Hamit'in hangi mevkiide oynayacagini tahlil etmek lazim. Hamit mevcut kadro yapisinda tek forvet oynarsak orta sahada Melo ve Selcukla beraber, cift forvet oynarsak sag kanatta Eboue'yle onlu arkali oynayacak gibi gozukuyor. Sampiyonlar Ligi ve ligdeki derbilerde vs ilk secenek denenebilir gibi.

Hamit'i burada soyle oynar boyle oynar diye yazmama yada bunu tartismamiza gerek bile yok zaten. Ilk basta dedigim gibi Hamit birkac farkli konuda Galatasaray'a kolaylik saglamis oldu. Onun gelmesiyle 3 farkli mevkiide alternatif sayisi 1 kisi artmis oldu. Bu senenin yogun mac trafiginde bu ilac gibi gelecektir.

Bir diger noktada Hamit transferiyle yabanci kontenjanini( muhtemelen Amrabat olacak bu) harcamamis olmamiz. Defans ve kaleci mevkilerinde yabanci agirlikta olmamiz orta saha bu luksu ortadan kaldiriyordu zaten.

Diger transferleri ve kadronun genel yapisini ayri postlarda degerlendiririz. Sonuc olarak Hamit basta yoneticiler ve Fatih Terim'in Galatasaray'a kazandirdigi onemli futbolculardan biri oldu ve inaniyorumki cokta faydali olacak Galatasaray'a.

12 Temmuz 2012 Perşembe

Arial Font Zorunluluğu

TFF'nin aldığı kararlara göre 2013/2014 sezonundan itibaren STSL ve 1.Ligde "arial" fontunda numara ve büyük harfler kullanılacak. İşin biraz kolayına kaçmışlar gibi. Premier Lig'de de takımların kullandıkları fontlar aynı ama en azından belli bir özgünlüğe sahip. Daha tasarımsal bir font üzerinden kurallaştırabilirdik bu işi.

11 Temmuz 2012 Çarşamba

Arap Sermayesi Sağ Olsun

Malumunuz alessiocerci iki gün önce sahalara dönüş yaptı şimdi de sıra bende sanırım. Teknik arızalardan dolayı çok sık yazamayacak olsam da her internet erişimim sırasında bir şeyler karalamaya çalışacağım. İlk post çoğu kişiye bir takımdan fazlasını ifade eden bir kulüp olan Nottingham Forrest'la ilgili olsun dedim. Kulübün Kuveyt'li Al-Hasawi ailesi tarafından satın alındığı açıklandı. Arap sermayelerinin M.City, Malaga ve PSG'yi nerelerden alıp nerelere getirdiğini biliyoruz.



Nottingham Forrest'ın satın alınmasının en heyecan verici yanı ise zamanında efsanevi teknik direktör Brian Clough'la birlikte ikinci ligden gelip iki sene üst üste Şampiyon Kulüpler Kupası'nı kazanan bir takım olmaları ve daha sayısız başarılara imza atmaları. Tabi Kuveyt'li ailenin hedefleri ne kadar büyük, takıma ne kadar bütçe verecekler veya bu gidişat nasıl sonuçlanacak bilinmez ama gönül ister ki iki sene içinde kalburüstü bir takım kurup Premier Lig'e çıkmaları ve Premier Lig'e dönmeyi gerçekten isteyen Jose Mourinho'nun karakterinin neredeyse birebir uyuştuğu Brian Clough'un zaferlerini yeniden yaşatması Nottingham Forrest taraftarlarına.



Brian Clough'u da bu post ve Mert Aydın'ın şu sözleriyle selamlayalım burdan: "Ve Brian Clough 2 gün önce 69 yaşında mide kanserinden yaşamını yitirdi. Hem de en parlak günlerinde bile başına getirilmediği İngiltere Milli Takımı'ın bir İsveçli tarafından yönetildiğini bilerek."

10 Temmuz 2012 Salı

La Liga'da Fikstür Çekildi


İspanya'da merak edilen en önemli soru tabii ki el-classico'nun tarihiydi. İlk maç 7 Ekim'de Nou Camp'ta ikinci maç ise 3 Mart'ta Santiago Bernabeu'da oynanacak. Bir de sezon başında oynanacak olan İspanya Kral Kupası maçları var. Onlarda 23 ve 30 Ağustos tarihlerinde.

Arda ve Emre'nin takımı Atletico Madrid ise 14 ve 16. haftalarda Real Madrid ve Barcelona ile karşılaşacak.  İki maçta deplasmanda. Benim merak ettiğimde Atletico bu iki maçta toplam kaç gol yiyecek. En az 8 diyorum şimdiden,çok mu abarttım?

Dany Nounkeu


Bacakları biraz fazla mı uzun? Biraz düz mantıkla ya kayarak çok top alır ya da çok beşlik yer!

2012/2013 ASRoma İç Saha Forması


Eğer bu formanın çakmasını yaparlarsa eminim o daha güzel olur. O kadar sade ve basit olmuş. Kappa'ya yakışmamış.

2012/2013 ASRoma Analizi-I


Geçen sene son yazdıklarımı incelerken endişelerimde ne kadar haklı olduğumu gördüm. Takımdan önemli isimler gitmişti ve yerlerine doğru düzgün takviyeler yapılmamıştı. Büyük vaatler verilip ardından belki yetenekli ancak takımın yükünü kaldırabilecek kapasitede ve kalitede olmayan oyuncular transfer edilmişti. Sonuçta ortada:Roma ligi 7. bitirdi ve bu sene Avrupa'da yok. Bunun birçok nedeni olabilir ancak fatura her zaman olduğu gibi teknik direktöre kesildi ve Luis Enrique'yle yollar ayrıldı. Luis Enrique'yi takıma getirme amaçları belliydi. Spaletti'nin bir kaç sene önce oynattığı o 4-6-0'lı futbolu Luis Enrique ile Barcelona vari bir hale getirmek ve daha etkili olmak. Böyle birşey zaten imkansız gibi. Zira Rijkaard'ta bunu Galatasaray'da denemiş ancak Mustafa Sarp'tan bir Iniesta çıkartamamıştı haliyle.

Luis Enrique'nin gitmesinin ardından çoğu takımın yaptığı gibi bir eskiye dönüş oldu Roma'da. Zdenek Zeman ikinci kez Roma'nın teknik direktörü oldu. Çok tecrübeli ancak başarı anlamında sadece iki kere Serie B ve bir kere de Serie C'yi kazanmış. Bu da tabii ki Roma için hiç yeterli değil. Ancak Roma'nın şu anki kadrosunu Mourinho'da yönetse yapamayacakları ortada.



Birkaç gün önce Totti de "Inter,Juventus ve Milan gibi takımlarla rekabet içinde olmak istiyorsak takıma takviye yapmak zorundayız." diyerek mesajı göndermişti gerekli yerlere. Aslında takviyeden de öte hamleler lazım Roma'ya. Bu takviyeleri vs. daha sonraki yazılarda derinlemesine yazacağım.

Yeni sezon öncesi biraz umutsuz bir başlangıç gibi algılanmasın bu yazı. Zeman'ın tecrübesiyle, gelecek oyuncuların özverisiyle ve galiba en önemlisi patronların cebinden çıkacak olan parayla orantılı olarak en kötü ilk 4 hayal değil bence.

9 Temmuz 2012 Pazartesi

26-Semih Kaya


Blog'un bir türlü klasikleştiremediğim köşesiydi 26 giyenler. Ama pes etmek yok. O yeni nesil 26. Semih Kaya. Uğur Uçar'dan sonra takımda yıllardır görmek istediğim ikinci isim. Geçen sene gözle görülür bir ilerleme kaydetti. Ama geçen sene oynadığı takım bir Şampiyonlar Ligi takımı değildi. Eski günlerimize dönüyorsak ve Semih'te bu takımın bir parçası olacaksa zor ama geçen sene gösterdiği performansın üstüne koyarak başlamalı bu seneye. Şu an forma zaten onun. İnşallah kıymetini bilir.

#26 Sahalara Geri Döndü!

Neredeyse 1 sene olmuştu bir şeyler paylaşmayalı. Hep içimdeydi ancak gerek iş hayatı gerekse KPSS hazırlıkları derken ihmal ettim alessio26'yı. Bugünden itibaren sezon öncesi hazırlık kampına girmiş bulunuyoruz.Ufaktan düz koşularla ortama tekrardan ayak uydurmak dileğiyle...

Ayrıca twitter'dan da takip etmek için alessio26