20 Aralık 2010 Pazartesi

Konyaspor 0-1 Galatasaray | Skor Yazarları


İlk yarının son maçında zor da olsa 3 puanı almayı başardı dün Galatasaray Konya deplasmanında. En azından devre arasına azda olsa moralli girilmiş oldu böylece. Benim takıldığım nokta ise (yine takılacak bir nokta bulmuşsun diyenleriniz olabilir) maç sonu açıklamalar ve medyadaki tutum oldu. Maçı izledim eve geldim tv'de ve internette ne okuduysam ne izlediysem bana zıt şeylerdi. Eğer maç 0-0 bitseydi yani oyun aynı oyun herşey aynı olsaydı da Anıl'ın o topu direkten dönseydi ve maç 0-0 bitseydi, dün övülen kişilerin alacağı yorumlar ve bence 1-0 dan sonrada alması gekereken yorumlar şöyle olmalıydı:

Ayhan:Temposu hiç yok. Topu alıp yanındaki ya da boştaki bir adama pas atana kadar mevsim değişiyor. Ki bu yüzden neredeyse olumlu pası neredeyse hiç yok. Ve bir de altı pastan kaçırdığı kafa şutuyla Galatasaray'ın mutlak 3 puanına mani oldu.

Kewell:Hagi inatla 90 dakika çıkartmaya çalışıyor Kewell'dan. Tamam Kewell oyunun sonlarına doğru diri kaldı ama bunu sebebi ilk yarı neredeyse hiçbir şey oynamaması. Genç Anıl'ın 2 tane al da at dercesine pasını gole dönüştüremedi.Her pozisyonda rakibiyle münakaşaya giriyor. Fiziksel olarak eskisi gibi olmadığından yapamadığı şeylerden sonra sinirlenip rakiple çok fazla ikili tartışmaya giriyor.

Hakan Balta:Alışılagelmişin dışında orta sahanın sağ iç kısmında oynadı Hakan Balta. Kendi mevkisi olmadığından ondan burada çok fazla şeyler beklemek yanlış olur. Ama orta sahada kaptırılan bir topta defans kökenli bir oyuncu olarak niye hiç bir topa tekrardan basıp sahip olmaya çalışmadı anlaşılır gibi değil. Yürüyerek oynuyor. Volkan Yaman'ın ikinci senesi gibi.

Dün bu isimler bu tarz eleştirilerin hiçbirine maruz kalmadı çünkü skorbordta 1-0 Galatasaray üstünlüğü vardı. Haliyle Hagi'de eleştirilmedi. Üstüne üstün taktirde topladı Anıl Dilaver'i oynattığı için.

Sonuç olarak dün Anıl o golü atarak belki de kendinden önce yukarıdaki isimleri kurtardı. Umarım bu sorunların üstü örtülmez bu sonuçla ve derhal devre arasında önlemleri alınır. Yoksa her maç bir kurtarıcı bulmak zor olacak.

Roma Kümeye!


Bir kaç senedir ligin şu zamanlarında puan tablosuna bakınca sene başında yapılan Roma kümeye gibi yorumlara gülmemek elde değil.Her sene kötü başlıyor Roma sezona.Taraftar bile bunu kabullendi neredeyse ama devamının böyle olmayacağını da biliyor herkes.Yine aynı senaryo gerçekleşiyor.Lider Milan'ı da deplasmanda 1-0 yendikten sonra 5. sırada ve aradaki puan farkı sadece 7. Bence söylenmesi gereken cümle Roma kümeye yerine Roma sezona iyi başlarsa vay bizim halimize olmalı.

12 Aralık 2010 Pazar

Bir Tane Corriere Dello Sport Lütfen? #2


Yine içim giderek yazıyorum bu yazıyı. Adamlar ne güzel promosyonlar veriyor gazetenin yanında. Bizde niye böyle olmaz anlamam. Tam arşivlik bir eser.Russell Crowe'un harika filmi Gladyatör ve yanında Roma zaferleri dvd'si. İkisi bir arada ASRoma özel serisi. Ooff of...




*Allahtan Gerard Butler oynamamış Gladyatör filminin başrolünde.Yoksa yukarıdaki resim tuhaf bir hal alabilirdi. Hangisi Totti, hangisi Butler ?

Oussama "Assassin" Assaidi


Bugünün belkide en zevkli maçıydı Heerenveen-Twente maçı. 6-2 Heerenveen'in üstünlüğüyle bitti.Hollanda ligi maçları bol gollü olur sözünün hakkını veren bir maçtı cidden. S.Dyrn'la yaptığımız online FM oyunundan dolayı biraz daha ilgiyle takip ediyorduk zaten Hollanda ligini. Maçıda onunla beraber izledik yine.Onun takımıydı Heerenveen benimki ise Groningen.Yani bir bilirkişiyle izlemiş oldum maçı.

Assaidi şov vardı maçta. 22 yaşındaki Faslı futbolcu 3 gol attı 2 asist yaptı ve 1'de penaltı yaptırdı.Öyle böyle goller ve asistler değil zaten.Mest oldum izlerken.Özetini bulduğum zaman onuda ekleyeceğim.

En Karlı Sezon


Bu sene finansal açıdan kafalar müthiş çalışıyor Galatasaray'da. TT Arena bitiyor takımdaki yıldız oyuncular vs. finansal açıdan bayağı bir güçlendik. Hele hele yolladığımız oyunculardan elde ettiğimiz kar bu takımı 2-3 senede rakiplerinden çok farklı bir noktaya taşıyacağı kesin. Elano gidince elde edilen kar 10 milyon küsürmüş. Madem öyle gelin devre arası şu sezonu Galatasaray tarihinin en karlı sezonu haline getirelim. Zira takımdaki yaklaşık 25 oyuncudan bir 15 tanesiyle yollar ayrılsa devre arasında Dünya'nın en zengin kulüplerinden biri olabiliriz.Dün Sami Yen'deki koltuklar da söküldü. 11'indeki kupa maçında yer yer yıkımlarda olur muhtemelen.Bu da bedavaya geldi buradan da elde edilen kar.E yeni stadyumda o taraftarın orayı dolduracağı zaten kesin.İçlerinden diyorlardır zaten enayiler sağolsun diye.Ordan gelecek bilet paraları eklenecek.Daha benim böyle göremediğimde yönetimdeki o finans uzmanlarının görebildiği bir çok detay vardır bence.Bu gidişle yolumuz bayağı bir açık.

Bununla ilgili en güzel yorumu bugun Heberler'in tekrarında izledim.Galatasaray Messi ve Ronaldinho'yu alamayarak milyolarca euro kar ettiğini açıkladı ve borsada hisseleri tavan yaptı diyordu spiker.İşte sizin matematiğiniz budur Galatasaray Yönetimi.

Hayırlı rantlar...

9 Aralık 2010 Perşembe

Ne Yaptın Hamza


Fas ligi.OCK Khouribga-KACM Marrakech maçı.Dakika 82 maç 1-1 ve Khouribga kalecisi Hamza Boudlal'ın aldığı risk ve ikinci Higuita kurtarışı yani "akrep" kurtarışı...

Barış'tan Gelecek Hayır...

Alacağım varsa da şu resmi gördükten sonra almam zaten.

7 Aralık 2010 Salı

Bidone d'Oro Adayları


Adriano-Roma
Diego Ribas-Juventus(eski)
Mancini-Inter
Ronaldinho-Milan
Materazzi-Inter
Amauri-Juventus
Cannavaro-Juventus(eski)
Mutu-Fiorentina
Melo-Juventus

İtalyada yılın en kötü oyuncusunna verilen yılın bidonu ödülünün(ödül demek ne kadar doğru bilemedim ama) bu seneki adayları açıklandı.Benim adayım tartışmasız Adriano.Hem performans olarak hem de tip olarak bu ödülü fazlasıyla hak ediyor.Daha önce 2 kere layık olmuş zaten bu ödüle bir hat-trick yakışır kendisine.

6 Aralık 2010 Pazartesi

55 Bin Kişi Tarafından Islıklanmak


Gökay ve Okan, Kadıköy'de 55 bin taraftarın önünde sahaya çıkmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirterek, "Özellikle 90 dakika boyunca "Fenerbahçem benim" adlı tezahüratın ninni gibi söylenmesi çok hoşumuza gidiyor. Böyle bir taraftar dünyanın hiçbir yerinde yok" dedi ve ekledi: "Bir hedefimiz de takımımızda forma giyen tüm ağabeylerimiz gibi 55 bin kişi tarafından ıslıklanmak. Alex'ten Santos'a, Selçuk'tan Volkan'a kadar tüm yıldızlara kısmet olan bu onuru yaşayıp gerçek Fenerli olmak istiyoruz"

Demeç tabi ki de gerçek değil. Krampon.net'ten alınma. Bir nevi zaytung gibi. Ama çok güldüm. O ıslık kutsaldır nasip olmaz öyle herkese :). Diğer krampon yazıları için buradan buyurun.

Y.M.C.A


Kovboy Borriello, kızılderili Okaka, Polis Rosi ve İnşatçı Julio Sergio...

3 Aralık 2010 Cuma

Herkes Gider Mersin'e Hıncal Gider...


"Adnan Polat'ın asıl başarısı orada... Açık. Geçen hafta Galatasaray kız basketbol takımı ile Fenerbahçe kız basketbol takımının maçı müthiş çekişmeli oldu. Önemli değil kimin kazandığı. Ama iki takım baştan sona çekiştiler ve iyi basketbol oynadılar.
Bu şu demek; kadın basketbol takımının geleceği aydınlık... Çünkü Fenerbahçe ile Galatasaray rekabetinin olduğu spor dalı gelişir. Kim ne derse desin... Fenerbahçe-Galatasaray değil de Eczacıbaşı-Efes maçı olsaydı; o kadar önemli değil. Çünkü onların arkasında ne televizyon var, ne gazete var, ne taraftar var, ne seyirci var. Hiç kimse yok. Ama Fener-Galatasaray dediğin zaman uzağa tükürme yarışı yapsan yer yerinden oynuyor. Bu güzel bir şey.
Bu Adnan Polat'ın futbol dışı sporlarla da ilgilendiğini gösteriyor.
Fenerbahçe-Galatasaray erkek voleybol maçı. Tabelada "3-0 Galatasaray kazandı" yazıyor ama setlere bakıyorsun 25-23, 25-23-25-23. Yani 3-0 Fenerbahçe de kazanabilir aynı maçı... Başa baş oynamışlar. Bu da çok güzel bir şey. Erkek voleybolu da iyi bir açılımın eşiğinde; Fenerbahçe-Galatasaray rekabeti yüzünden.
Futbol dışı branşlarda Fenerbahçe'nin yaptığı hamleye Adnan Polat da 'Galatasaray' adına cevap vermeye başladı. Bu güzel bir şey. Benim Adnan Polat'tan beklediğim, istediğim şey de bu. Sezar'ın hakkı Sezar'a. "

Şaşarım zaten kamuoyuyla aynı fikirde olsa Hıncal Uluç.Her şey güllük gülistanlıkken eleştirmediği kimse kalmaz Galatasaray'da kendisinin.Ama yukarıdaki yazısını okuyunca cidden artık bilerek böyle yaptığını düşünüyorum.Bu tavrın sebebi kimsenin görmediklerini görürüm ben havaları.Yaa ben size demiştim zamanında diyebilmek adına yapılan şeyler.Şu an herkes Adnan Polat ve yönetimini eleştirirken o övecek bir şey bulmuş.Tamam dediklerinde belki haklı ama e bugüne kadar neredeydin derler adama.



2022'de Dünya Kupası

Compex Fuarından



Takım şu haldeyken orada burada boy göstermek cesaret ister. Hele hele dalga geçer gibi i can football yazısının önünde durmak... Kasımpaşa maçında göreceğiz bakalım oynayabiliyor musunuz ya da oynamayı biliyor musunuz.

Aşağıdaki resimde ayrı bir olay. Sabri,Sabri'nin başparmağı ve joystickteki yuvarlak tuşunun buluşmasından korkacaksın arkadaş.



2 Aralık 2010 Perşembe

Yapma Mesut


Real Madrid'in Türk asıllı futbolcusu Mesut Özil Hürriyet'e vermiş olduğu demecinde (malum gazetenin spor servisinin uydurma haberlerinden biri olmadığını varsayarak devam ediyorum buradan itibaren.) Arda Turan ve Emre Belözoğlu'nun rahat bir şekilde Madrid'te oynayabileceğini belirtmiş. Eğer Real Madrid'i ben çalıştırıyor olsam İlk 18'ime zor girerdi herhalde Arda. Kendi çöplüğünde kral oldu ve onun için bu kadarı yeterliydi. Biz Galatasaraylılar içinde yeterli olsa keşke ama daha öyle adam daha ne yapsın diyebilieceğimiz bir performansını göremedik maalesef. Emre Belözoğlu'na gelecek olursak. Bundan önce Inter gibi bir takımda oynadı kendisi. Hem kariyer olarak hem oynadığı futbol olarak zirve yaptığı noktaydı onun için. O zaman şartları için konuşacak olursak o yıllarda bile Madrid gibi bir takımda oynaması hayalken şimdi Real Madrid'te oynar demeyi aklım mantığım almıyor benim.

Sonuçta ikiside Türkiye liginin iyi topçularından. O kadar. O kadar çünkü son bir kaç yılda herkes görüyor diğer liglerle bizim ligimiz arasındaki uçurumu. Bizde star olan bir adam dışarıda kadroya bile zor girer bundan adım gibi eminim. Mesut'un böyle yüksekten atması ya da haberin zaten baştan atmaca olma ihtimali sadece gülümsetiyor insanı. Hadi canım sende!